Vergi Müfettişleri Vakfı

Duyurular 22.11.2018_23:58:16


 

VERGİ REFORMU NEDEN ŞART ?

(Vergi Denetim Kurulu Yapılandırması)

 

Vergi reformu neden şart? Sorusuna cevap vermek için, aşağıda yer alan soruların cevaplarına bakmak gerekmektedir.

1-Kayıt dışı ekonomiyle mücadelede gelir idaresi ve vergi denetimi yeterli mi?

2-OECD ülke ortalamasına göre, çok düşük sayıda olan kişisel vergi mükellefi sayısında,  artan nüfusa oranla kayda değer bir artış olmuş mudur? Kurumlar vergisi mükellef sayısında ise artan işgücü, nüfus sayısı, büyüyen ekonomi  dikkate alındığında, artış  yeterli midir?

3-Vergiler, alınması gerekenlerden alınmakta mıdır? Vergi yükü adil dağıtılmakta mıdır?

4-Vergi mevzuatı basit ve anlaşılabilir mi?

5-Vergi affı ve benzeri uygulamalar, vergiye gönüllü uyumu artırmakta mıdır?

6-Gelir vergisi mükelleflerinin ortalama ödediği verginin, bir asgari ücretlinin ödediği vergi kadar olmadığı sistemde başarılı performans var mıdır?

7-Toplam vergi gelirleri tahsilatının yaklaşık yüzde 20’ inin gelir vergisinden oluşması ve gelir vergisinin de yüzde yaklaşık yüzde 93’ nün tevkif suretiyle toplanması ve de çoğunluğunun ücretlerden kesilen vergilerden oluşması başarılı performans mıdır?

8-Toplam vergi gelirleri tahsilatının yaklaşık yüzde 10’ nun kurumlar vergisi tahsilatından oluşması ve Kurumlar vergisinin yaklaşık 0,38’ inin sadece 100 kurum tarafından (Çoğu kamu kurumu) tahakkuk ettirilmesi. başarılı performans mıdır?

9-Toplam vergi gelirinin yaklaşık yüzde 70’ inin vatandaşların tüketimini oluşturan mal ve hizmetler üzerinden, fiyatın içinde, kaynağından kesilen dolaylı vergilerden oluşması başarılı performans mıdır?  

10-Vergi bilincinin oluşması yönünden yapılan çalışmalar yeterli midir?

11-Verginin tabana yayılması ve vergi adaleti sağlanmış mıdır?

12-Kangren gibi hemen her sektörü saran, sahte ve muhteviyatı itibarıyla yanıltıcı belge düzenleme ve kullanma fiili engellenebilmiş midir?

13-Gerek vergi idaresinde çalışanlar ve gerekse masanın diğer tarafında olan meslek mensupları çalışma şartları ve bürokrasiden memnun mudur?

 

14-Türkiye’de maalesef vergi kaçırmak çok normal bir davranış haline gelmiş ve vergi kaçırmayanlara “anormal”mış gibi yaklaşılmaya başlanmış mıdır?

 

Yukarıda yer alan soruları daha da artırmak mümkündür. Sorulara cevap verildiğinde ilk 13 soruya verilecek cevap “HAYIR” olacaktır. Diğer yandan 14. Soruya verilecek cevap ise “EVET” olacaktır.

 

Peki, bu sorulara neden yer verilmiştir. Hazine ve Maliye Bakanı Sayın Berat ALBAYRAK yapmış olduğu açıklamada, Yeni Ekonomik Programı (YEP) çerçevesinde gerçekleştirilecek vergi reformu kapsamında Vergi Denetim Kurulunun yeniden kurgulanacağını ifade etmesidir. VMV olarak, yıllardır ısrarla VDK’ nın “reformun özüne uygun olarak” yeniden reforma tabi tutulmasını dile getirmekteyiz. Bir kez daha, yapılması gerekenler aşağıda belirtilmiştir:

 

VDK’ da yapılması gerekenler :

 

10.07.2011 tarih ve 27990 no’lu Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren 646 sayılı Kanun Hükmünde Kararname ile Maliye Bakanlığı’nda mevcut dört vergi denetim birimi olan vergi denetmenleri, maliye müfettişleri, hesap uzmanları ve gelirler kontrolörleri “Vergi Müfettişi” unvanıyla Vergi Denetim Kurulu çatısı altında birleştirilmiştir. Yeni yapılandırma; öncelikle Maliye Bakanlığı’nda var olan, imtiyazlı grubun oluşturduğu bürokratik oligarşiyi kırmak için önemli bir adım olmuştur. 646 sayılı KHK tüm kamuoyunca olumlu karşılanmış olup, desteklenmiştir. Yeni yapılandırmanın hemen ardından, ilk yıllarda vergi denetiminde cumhuriyet tarihimizin en başarılı performansı yakalanmıştır.

Ancak; tek çatı altında tek bir kimlik oluşturulması sürecinde, ilk etapta bir takım eksikliklerin varlığı görülememiştir. Öte yandan, Reforma paralel revizyonların yapılamamasının nedenlerin biri reforma adapte olamayan, gelişmesini sağlayacak yeni öneriler getiremeyen, vizyonu olmayan, ileriyi göremeyen bürokrasinin varlığıdır. VDK’ nın kuruluşundan bu yana gerçekleştirilen uygulamalar ile, reform hedefinden uzaklaşılmaya başlanmıştır. Dolayısıyla, Kabul etmek gerekir ki, VDK’ nın kuruluşuna müteakip ilk yıllarda yakalanan başarı ve motivasyon, yerini endişeye bırakmıştır. Vergi Müfettişleri camiası, bugün ülkemizin en değerli insan kaynağına sahip olup, mevcut bilgi birikimi, tecrübe ve oluşturduğu hafızası ile ülkemizin en güzide topluluğudur. Çok zor sınavla alınan, meşakkatli eğitim süreçlerinden geçirilen ve bu sırada sayısız sınava giren, performansa tabi tutulan, yetki ve yeterlik sınavlarından geçen, ayrıca büyük ideallerle gelen yüzlerce, binlerce değerli genç vergi müfettişi, son yıllarda diğer emsal bile olamayacak kurumlara geçmek için başvurmaktadır. Ayrıca, Vergi Denetim Kurulu'nda yaklaşık 2000 vergi müfettişi kurumuyla davalık olmuştur. Bu tablo normal bir olay değildir. Tüm bu nedenlerden dolayı, eğer başarı sağlanmak isteniyorsa aşağıda yer alan hususların dikkate alınması gerekmektedir:

1-Yapılan reformu başarısız kılmaya çalışan/başarısız bürokratlar yönünden :

Eskinin özlemi içindeki bazı bürokratların, 646 sayılı Kanun Hükmünde Kararname ile getirilen ve vergi denetiminde çığır açan, bürokratik oligarşiyi ciddi şekilde kıran büyük reforma karşı bir takım oluşumlar/girişimler içinde oldukları görülmüştür. Reformu hazmedemeyenlerin, amaçları doğrultusunda VDK’yı başarısız kılmak, elinden geldiğince içini boşaltmak, vergi müfettişi kimliğini yok etmek ve mümkün olursa yeni oluşumlar oluşturmak suretiyle ayrıştırarak parçalama gayreti içinde oldukları bilinen bir gerçektir. Bu nedenle; başta Vergi Denetim Kurulu Başkanlığı’nda görev alacak yöneticiler olmak üzere, diğer bakanlık birimlerinde reformu başarısız kılmaya çalışan bürokratların önüne geçilmesi önemlidir. Diğer yandan; bulunduğu görevlerde başarısız olan, performans gösteremeyen, vizyonu olmayan, yenilik getiremeyen bürokratların/idarecilerin dikkate alınması ayrıca önemlidir. Yapılması planlanan reform ne kadar mükemmel olursa olsun, nihayetinde bu reformları hayata geçirecek olanlar bürokrat/idarecilerdir. Bilinmesi gerekir ki; yanlış seçimler, başarı için en büyük engeldir. Bu itibarla, liyakat çerçevesinde tüm kadroların titizlikle gözden geçirilmesi birinci şarttır.

2-Vergi müfettiş yardımcılığına giriş sınav sistemi değiştirilmelidir.

Giriş sınavındaki başarı sırasına göre en başarılı % 5’inin B,C,Ç grup başkanlıklarında görevlendirilip, diğerlerinin ise A grup başkanlıklarında görevlendirilmesi uygulamasının kaldırılmalıdır. Müfettişler arasında ayrımcılığa yol açan bu yanlış sistem terk edilmelidir.

3-A,B,C,Ç ayrımı yerine, yeni uzmanlaşma modeline geçilmelidir.

Sistemin asıl amacı uzmanlaşmadır. Ayrımcılığa ve verimsizliğe yol açan bu model yerine, daha etkin vergi denetimi sağlayacak yeni uzmanlaşma modeline geçilmelidir.

4-Vergi Müfettişleri, objektif esaslar / kriterler gözetilerek belirlenecek sayıda (Tek Tip) grup başkanlıklarında çalıştırılmalıdır.

Bürokrasiyi artıran ve vergi denetiminin performansını engelleyen bu sistemden vazgeçilmelidir. Vergi Müfettişleri, denetimden beklenen verimlilik ve gereklilikler dikkate alınarak, ülkemizin gerekli görülen yerlerinde belirlenecek sayıda tek tip grup başkanlıklarında çalıştırılmalıdır. Kurulacak olan grup başkanlıklarında, tüm uzmanlık alanları bulunmalıdır.

5- Çıkarılan yönetmelikler gözden geçirilmelidir.

Yönetmeliklerde var olan ayrımlar kaldırılmalıdır. Özellikle, yer değiştirme yönetmeliği “Rotasyon uygulaması”  tüm yönleriyle yeniden ele alınmalıdır. Vergi Müfettişleri arasındaki ayrım kaldırılmalıdır. Vergi Müfettişlerinin tamamı için rotasyon ya vardır ya da yoktur. Sadece (A) Grubunda  görev yapan vergi müfettişlerinin rotasyona tabi olup, diğer gruptakilerin rotasyona tabi olmaması haksız uygulama olup, doğru değildir. Ayrıca; rotasyon uygulamalarında, günümüzde gelişmiş elektronik ortam, teknoloji, gelişmiş alt yapı, bilgiye hızlı erişim gibi hususlar  dikkate alınarak, turne ağırlıklı sistemler geliştirilmelidir. Yine; çalışanların özel durumları dikkate alınmalıdır. Örneğin; eş durumu ve sağlık özrünün yanı sıra bakmakla yükümlü olunan kişilerin durumları da dikkate alınmalıdır.

6- Yetki ve Yeterlik sınav sistemi değiştirilmelidir.

Hangi düzenleme yapılırsa yapılsın, insanı merkeze oturtmayan bir düzenleme, istenilen ölçüde başarı getirmez. İnsan kaynağı vazgeçilmez en önemli kaynaktır. Yetki ve yeterlikte amaç, kişiye eksikliğini göstermek ve bu eksikliği ikmal etmesine fırsat vermek olmalıdır. Sınavlarda başarısız olanların, gireceği ikinci sınavda sadece başarısız olduğu oturumdan (derslerden) sınava girmelidir. Ayrıca, sınavlarda ortalamayı tutturamayanlara da, ortalamayı yükseltme imkanı veren bir düzenleme yapılması uygun olacaktır.

7-Vergi Başmüfettişliği meselesinde haksızlığa son verilmelidir.

646 Sayılı Kanun Hükmünde Kararnamede yer alan ve Vergi Denetim Kurulu Yönetmeliğinin 36. maddesine göre; yardımcılık dönemi dahil Vergi Müfettişi olarak en az on yıl çalışan, yeterlik sonrası dönemde en az üç yıl performans değerlendirmesine tabi tutulan ve yapılan performans değerlendirmelerinde başarılı olanların, Vergi Başmüfettişi kadrolarına atanmaları gerekmektedir. Buna karşılık; 1999 dönemi öncesi vergi müfettişleri, ayrıma tabi tutularak hak ettikleri başmüfettişlik kadrosu ellerinden alınmak istenmektedir. Haksız ve doğru olmayan ve de yasaya aykırı yakışıksız bu işlemden dönülmelidir.

8-Geçici kıdem numaralarının kullanılması kaldırılmalıdır.

VDK kurulduğunda oluşturulan kıdem numaraları halen kullanılmaya devam etmektedir. Geçici kıdem numaraları kuruluş aşamasında oluşturulurken, eski kapatılan merkezi denetim elemanlarını gözetir şekilde oluşturulmuştur. Tepki görmemesi için, geçici kıdem numaralı şeklinde lanse edilmiştir. Kuruluşu altı yılı geçmiş olan vergi müfettişliğinin artık bu kıdem numaraları ile gidemez. Vergi müfettişlerinin mesleğe başladığı tarih esas alınarak, olması gerektiği gibi kıdem numaralarına kavuşmaları sağlanmalıdır.

9-Amaç geriye gidiş değil, daima ileriye gidiş olmalıdır.

Sorun yaratan alanların ortadan kaldırılması, başarının devamı  ve daha etkin vergi denetimi açısından son derece önemlidir. Bir diğer önemli husus; vergi denetiminde her kesime güven verecek, tarafsızlığı ve adaleti hiçbir surette tartışılmayacak, her türlü olumsuz baskı ve etkiye kapatacak düzenlemelere yer verilmesidir.

 

VERGİ MÜFETTİŞLERİ VAKFI